6 Temmuz 2008 Pazar

Bodrum Arda Medya

Konusuzluk sıkıntısı çeken(oysa euro 2008'de yarı final oynamış bir ülkede futbol üzerine yazılıp çizilmesi gereken ansiklopediler dolusu anektod olmalıdır velhasıl bu toprakların yazı çizi kültürü , futbolunun ileriye gittiği hızda geriye gitmektedir) ve asparagas yapmadığı zamanlarda doğru bilgi vermeyi denemek yerine polemik üretmek için akla karayı seçen biricik spor medyamızın yeni gözbebeği ''Euro 2008'in yıldızı Arda'nın Bodrumda kız ve erkek arkadaşlarıyla tatil yapması''.. Türk futbolu ışık hızıyla yaşadığımız çağ ile olan farkını kapatıp hatta öne geçerken , 2000 yılından bu yana klüpler bazında bir uefa kupası, bir süper kupa , ulusal takım bazında ise bir dünya kupası birde avrupa şampiyonası olmak üzere iki yarı final gören bunların arasına birde çeyrek final sıkıştıran bir yapı içerisinde gelişim ivmesini arttırırken, yurtdışına ciddi ciddi oyuncu pazarlayan bir ülke haline gelmişken her nedense basın tarafından, bu memleketin futbolcularının en insani ve doğal davranışı dahi eleştiri konusu olabiliyor.. Taş devrinden kalan bir bakış açısı..Futbolcuların hayatı üzerine paparazzi eksenli yazıp çizmek avrupa ülkelerinde de mevcut olan bir kültür elbette.. Show must go on denilen motto hayatın ekranlara yansıyan tüm popüler alanlarında geçerli akçe olmaya devam ediyor velakin bir insanın arkadaşlarıyla Bodrum'da tatil yapmasının aba altından sopa gösterir misali, satır aralarına gizlenen şifrelerle sanki kabahatmiş gibi lanse edilmesindedir mesele.. Düpedüz etik dışı olan sinsice olan, yıpratıcı olan bu tavırdır.. Genç insanlar olan futbolculara adeta kışla muamelesi çekmek.. Militarist bir disiplin anlayışı .. Oysa saha içerisindeki performansı, verdiği emek, takımına sağladığı katkıdır asıl mühim olan.. Özel yaşam adı üstünde olduğu gibi açık ve seçik özel yaşamdır.. Arda'nın gayet normal bir şekilde arkadaşlarıyla tatile gitmesinin haberlere yansıtılış biçimi öznelinden yola çıkarak genel bir kronik sorunada parmak basabiliriz aslında bu konuda... Türkiye spor medyalamasının futbolcuları Aseksüel insanlar olarak görmek istemesini anlamlandırmak mümkün değil.. futbolcu sahada top oynayan bir adam olduğu gibi , makarna yiyen, seks yapan, bira içen, akşam arkadaşlarıyla dıarı çıkan, zaman zaman bodruma tatile giden, aşık olan, PS oynayan, evde müzik dinleyen bir canlıdır aynı zamanda.. İnsanların kız ve erkek arkadaşlarıyla bodrum'a tatile gitmesi üzerine spekülasyon üretilen bu coğrafya tez konusudur her daim..Başka özellikleri de mevcuttur yani futbolcu insanının.. Senin, benim, onun gibi..

Hiç yorum yok: